Boren‘in ne olduğuna gelmeden önce kelimenin herkeste ilk olarak akla getirdiği borun ne olduğunu sizlere açıklayalım.
Bor, simgesi B, atom sayısı 5, atom ağırlığı 10.8, yoğunluğu 2.45 olan doğada bor asidi ya da boratlar durumunda bulunan, kimi özellikleri karbonla benzer olan basit bir elementtir. Ülkemizde Balıkesir Sultançayırı ve Bigadiçte , Eskişehir Seyitgazide ve Kütahya çevresinde bor madeni çıkarma çalışmaları hali hazırda sürdürülmektedir. Bu arada 1978 yılında çıkarılan yasanın ardından bor madeninin Türkiye’deki tek üretim eli devlet olarak değiştiriliyor ve şu anda ETİ maden işletmeciliği bu görevi faal olarak sürdürüyor.
Tabloda da görüleceği üzere bor madeninin toplam rezervinin yüzde 72.1 kıymetli ülkemizin topraklarında bulunmaktadır. En yakın ülke olan ABD den yaklaşık 11 kat daha fazla bor madenine sahip bulunuyoruz.
Peki bor madeni nerelerde kullanılabiliyor? Aslında bu madenin kullanılmadığı yer yok gibi bir şey şayet savunma sanayinden cam sanayine kadar pek çok alanda kullanılan bor oldukça faydalı bir maden olarak göze çarpıyor. Bu alanları tek tek sayacak olursak savunma sanayi, enerjetik malzemeler, cam sanayi, cam elyaf, optik cam elyaf, seramik sanayi, temizletme ve beyazlatma sanayi, yanmayı önleyici (geciktirici) maddeler, tarım, metalurji, nükleer uygulamalar, enerji depolama, atık temizleme, yakıt, sağlık vb gibi alanlarda kullanılabiliyor.
Şimdi asıl konumuz olan Boren’e gelelim. Boren Dünyanın ilk Elektrik ve Bor ile çalışan arabasıdır ve asıl önemli olan gelişme bu aracın Türkiye sınırları içerisinde geliştirilmiş olmasıdır. Bor ile çalışan diye kurduğumuz cümleyi biraz daha açacak olursak bor doğada bulunduğu şekilde ve kendi başına bir yakıt değildir. Bor aslında bir katkılayıcıdır ve yakıt olarak kullanılması durumu aslında hidrojenin bor ile taşınması ile oluşmaktadır. Bor molekülleri hidrojeni en iyi taşıyabilen molekül olduğu için bor bu teknoloji içerisinde çok değerli hale gelmiş oluyor.
TÜBİTAK MAM ve Ulusal bor araştırma enstitüsü, DMA’nın ortak yürüttüğü çalışmada elektrik ve sodyum bor hidrür ile çalışan bir araç üretmeyi başardılar. Araçta elektrik ve sodyum bor hidrürün birlitek çalışmasını DMA yaparken TÜBİTAK ise sodyum bor hidrürden hidrojen elde edilecek pilin geliştirilmesi bölümünde görev alıyor. Aracın toplam maliyetinin yaklaşık olarak bir milyon doların üzerinde olduğu açıklanırken DMA’nın geliştirmiş olduğu elektrik motor sayesinde 53 kWh ile araç yaklaşık 450 kilometre yol alabiliyor. Şuanda piyasayı domine eden Tesla firmasının kullanmakta olduğu motor ise 75 kWh ile yaklaşık 426 kilometre yol alabiliyor. Yakın bir zamanda tanıtımının yapılacağı söylenilen aracın bu verilere göre dünya çapında ses getirebilecek bir teknolojik gelişme olacağını söyleyebilirim ki umarım öylede olur..